Hafızası güçlü olanlar, olayları detaylandır, sevindikleri ve üzüldükleri anları tekrar yaşarmışçasına anlatır ve değerlendirirler.
∗∗∗
Kendimden örnek vereyim.
Benim için 2025 yılının en büyük felaketi, Bolu/Köroğlu Dağları’nın zirvesindeki kayak merkezi Kartalkaya’da bulunan “Grand Kartal Otel’de” çıkan yangın sonrasında 78 kişi yaşamını yitirdiği ve 50 kişinin yaralandığı olaydır.
Yargı gerçek suçluları değil de bulabildiklerini cezalandırarak toplumdaki infiali önlemeye çalıştı.
Çocukları ve eşlerini kaybeden aileler, yargı kararından memnun değil, çünkü asıl suçlu olan otellerin denetimini yapan Kültür ve Turizm Bakanlığıdır ve bırakın Bakanı, tek bir yetkilisi dahi yargı önüne çıkmadı.
Dolayısıyla toplumun vicdanında adalet yerini bulmadı. Bugünkü yönetimin insana verdiği değer ve insan yaşamına saygısı bir kez daha sınıfta kaldı.
∗∗∗
İBB Ekrem İmamoğlu’nun 15,5 milyon yurttaş tarafından CHP’nin Cumhurbaşkanı adayı olarak belirlenmesi üzerine, önce diploması iptal edildi, sonra Zindana atıldı.
Sadece O değil, 17 CHP’li Belediye Başkanı tutuklandı. Aylar sonra, İmamoğlu’nun iddianamesi nihayet hazırlandı.
Ancak “dağ fare doğurdu!” Şimdi de Mahkeme salonun bitmesi bekleniyor. Mart ayında bitirilecek deniliyor. Yani tam bir sene sonra mahkeme önüne çıkarılacak (mı acaba).
Diğer yandan bu mahkemenin 12,5 yıl süreceği de açıklanıyor. Yani, İmamoğlu’nun 2 dönem sonra bile Cumhurbaşkanlığı seçimine katılmasının önüne geçilme planı yapılmış görülüyor. Korkunun büyüklüğünü düşünün!!!
∗∗∗
Ekonomi tam çöktü. Tarımda üretim durdu. Kalıcı açlık başladı. İş yerleri kapandı. İşsizlik her haneyi vurdu. Her şey tarif edilemeyecek şekilde pahalandı. İlgiler “aslında vatandaşların geliri iyi ama hayat pahalı” diyerek, halkı kandırmayı sürdürdü…
Devlet otoritesi kayboldu. Yerini otokratik oligarşiye bıraktı. Laik demokratik sosyal hukuk Devletinden vazgeçildi.
Anayasal yönetim bırakıldı. Koltukta kalmak için Anayasa değişikliği planları yapılmaya başlandı. Ekonomik yaşam durunca, para kazanma yolu mafya yöntemlerine çevrildi. Dünyanın en büyük uyuşturucu Baronları Vatandaş edildi. Madde bağımlısı yaşı 10’na düştü. Kayıt dışı kara para ülkemizde temizlenir hale geldi. Yasalar kullanılmaz hale getirildi. Türkiye’yi yakından ilgilendiren Bölgemizdeki Suriye Meselesi, hâlâ devam ediyor. Üstelik artan ve artık düğüm haline gelen çoklu sorunlarla!
∗∗∗
Aslında; 2025 için sorulması gereken çok soru var! Örneğin Nadir Toprak Elementleri ABD’ye veridi mi?
Daha yakın yerler ve daha ucuzu varken neden ABD’den sıvılaştırılmış Doğal gaz alıyoruz? ABD Büyükelçisi Tom Barrack’ın “dile getirdiği meşruiyet “meselesi nedir? Kısaca “ortalık toz duman, göz gözü görmüyor." Yapılmak istenen de buydu!
∗∗∗
2025 yılında ülkemizde iyi şeylerde oldu.
Türkiye’nin “Laik demokrasinin” önünde en büyük engel olan, başta insan kaynaklarımız ve ekonomik zenginliklerimizin yok edilmesine neden olan en önemli sorunu terör, Kürt Sorununun çözümü ve Barışın kalıcı olabilmesi için başlatılan çabalar, 2025’in en önemli ve sevindirici adımıydı.
Baştan beri “Cumhur ittifakının” samimi olmadığı, koltukta kalabilmenin kılıfı” olarak anayasa değişikliğine zemin hazırlama amacıyla yapıldığını bilsek de en azından bir umudun başlangıcı olarak değerlendiriyorum.
Bilimde en seçkin dünya ödülü olan “MEDAWAR”, ilk kez bir Türk bilim insanına; Prof. Dr. Mehmet Haberal’a layık görüldü... Bu ödül, “Dünya Organ Nakli Derneği’nin” İstanbul’da yapılan 30 Kongresinde Haberal’a verildi. Türkiye bir kez daha gururlandı.
∗∗∗
Aylardır yazıyorum ve konuşuyorum; “AKP’nin, 2026’nın mart ve mayıs ayları arasında “bir erken baskın seçime" hazırlandığını değerlendiriyorum ve bu benim yeni yıl için en büyük beklentim.
Neyse!
2025 yılı bitiyor. 2026’ın, ardımızda bırakacağımız 2025’e benzemesini istemiyoruz. Tüm okurlarımızın ve halkımızın dileği bu!
∗∗∗
Yeni yılınız Kutlu olsun!
Ailenizle birlikte sağlıklı ve mutlu bir yıl diliyorum.
