YAŞAMIN KIRINTISINA BİLE DÜŞMAN ZİHNİYET

Bakan Tekin ise ‘Ensarcı Müdür’e toz kondurmadı, “En güvendiğimiz arkadaşlardan biri” dedi. Sendikalar tepkili.Seçim sonrası gerici uygulamalar artmaya başladı. Hayatın her alanına yayılan gerici kuşatma ise en yoğun eğitimde yaşanıyor.  Çanakkale’nin Lâpseki ilçesinde görev yapan bir okul müdürünün, sosyal medya hesabından içki içtiği bir fotoğrafını paylaşmasının ardından görevinden uzaklaştırıldığı öne sürüldü. İl Milli Eğitim Müdürlüğü, söz konusu görevden uzaklaştırma işlemine dair, Çanakkale Valiliği’ne bir yazı gönderdi. Yazıda "özel hayatındaki bazı hallerini içeren sosyal medya paylaşımları” ifadesi yer aldı. Eğitim-İş, yaşananlara tepki gösterdi. 

ÖZEL HAYATA MÜDAHALE 

Sendika tarafından yapılan açıklamada, söz konusu paylaşımların özel yaşama ilişkin olduğuna dikkat çekilerek İl Milli Eğitim Müdürlüğü’ne karardan dönülmesi yönünde çağrı yapıldı. "MEB, personeli kamu görevlisine özel hayatında içki içmeyi de yasaklamıştır" denilen açıklamada şu ifadelere yer verildi: "Bu karar en hafif ifadesiyle vahimdir, ayrımcılık niteliğinde suçtur ve özel hayata açık bir müdahaledir. Demokratik, laik bir hukuk devleti olan Türkiye Cumhuriyeti’nde özel yaşamda içki içmek diye bir suç türü yoktur." 

CADI AVI BAŞLATILDI 

Açıklama, şöyle devam etti: “Görünen o ki MEB, AKP zihniyetinin onayladığı yaşam tarzını benimsemeyen tüm eğitim emekçiler için cadı avı sürdürmeye başlamıştır. MEB’i uyarıyoruz! Anayasa’nın temel ilkelerini ve Türkiye Cumhuriyeti Devletinin temel niteliklerini alt üst edecek bu yanlıştan derhal dönmek zorundasınız." 

‘AHLAK POLİSİ Mİ OLDUNUZ’ 

Eğitim İş, MEB’e şu soruları da yöneltti: ‘‘MEB, Anayasa yerine dini kurallar mı esas alınmaya başlamıştır? Kamu çalışanlarına iş yeri sınırları dışında içki içme yasağı mı getirildi, yoksa ahlak polisi mi kesildiniz?  Dolaplarımızı, çantalarımız da kontrol edecek misiniz? Evimize, özel yaşamımıza, gazetemize kitabımıza da karışacak mısınız?’’ 

LAİKLİKTEN VAZGEÇMEYİZ 

Öte yandan demokratik kitle örgütleri, artan gerici uygulamalar karşısında laik ve bilimsel eğitimi savunmak için bir araya geldi. Laik ve Bilimsel Eğitim Platformu (LABEP) çatısı altında toplanan 22 kurum, ortak bir açıklama yaptı. Açıklamada, “Biz, laik ve demokratik Cumhuriyet’in kazanımlarını savunan ve koruyan demokratik kitle örgütleri olarak, yetkimizi anayasanın değiştirilmesi teklif bile edilemez hükümlerinden; gücümüzü 100 yıllık Cumhuriyet’imizin kazanım ve birikimlerinden alıyoruz. Cumhuriyetimizde, devrimlerle elde ettiğimiz hak ve kazanımlardan asla vazgeçmeyeceğiz” ifadeleri kullanıldı.  

ÇEDES PROTESTO EDİLECEK 

Aralarında ÇYDD, Eğitim İş, İKKB ve İstanbul Barosu’nun da birçok kurum, platformunun her ilde kurulmasını amaçlıyor. İlk olarak Eskişehir ve İzmir’de kurulan LABEP’in ilk eylemi yarın Eskişehir’de “ÇEDES’e hayır” adı altında yapılacak.  
*** 
Ensarcıya toz konduramadı 
Karaman’daki Ensar Vakfı yurdunda 45 erkek çocuğun cinsel istismara maruz bırakılmasıyla ilgili soruşturma geçiren Asım Sultanoğlu’nun Şanlıurfa İl Milli Eğitim Müdürü olarak atanmasına tepkiler sürüyor. Ancak Sultanoğlu’na iktidar cephesinden destek geliyor. 

‘Güvendiğimiz arkadaş’ 
Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin de Urfa ziyaretinde Sultanoğlu’na ilişkin konuştu. Tekin, “En çok güvendiğimiz arkadaşlardan bir tanesini de Şanlıurfa’da İl Milli Eğitim Müdürü olarak göreve getirdik. Bu atamayı yaparken tamamen Şanlıurfa’nın ihtiyaçlarını düşündük” dedi. 
Urfa Emek ve Demokrasi Platformu ise Sultanoğlu’nun görevden alınması için eylem yaptı. Burada yapılan açıklamada konuşan Eğitim Sen Urfa Şube Eş Başkanı Özlem Ulutaş,  AKP Milletvekili Cevahir Asuman Yazmacı’nın ardından Tekin’in gerçekleştirdiği ziyarete dikkat çekti: "Biz, çocuğa karşı yapılan her türlü istismara karşı olan toplumsal kesimler olarak buraya geldik. Çünkü Milli Eğitim Müdürü’nün bakan tarafından ziyaret edilmesi, bize bu atamanın yanlış olmasına rağmen onaylandığı anlamına geliyor."  

Protestoya müdahale 
Tekin’in kenti ziyaret edeceğini öğrenen 24 yaşındaki psikolog Emine Gizem Çetiner, sabah erken saatlerde müdürlük önüne giderek bakanla görüşmek istedi. Polis tarafından uzaklaştırılmasının ardından karşı kaldırıma geçen Çetiner, elindeki döviz ve pankartları açt. Çetiner bu kez de TÜGVA Şanlıurfa İl Temsilciliği yöneticileri ile karşı karşıya geldi. 
Çetiner, kendisini TÜGVA İl Temsilciliği yöneticisi olarak tanıtan kişinin pankartı kaldırmasını ve kaldırımda durmamasını istediğini de aktardı. 

*** 
Tekstil firmaları hedefte 
Cumhur İttifakı ortağı HÜDA PAR’ın Ağrı Kadın Kolları Başkanı Saliha Adıgüzel, ebeveynlerin kız çocuklarına tesettüre uygun kıyafet bulamadıklarından yakınarak, firmalara tesettüre uygun kıyafet üretin çağrısında bulundu. Tekstil firmaların toplumu ‘’dejenere’’ etmek için çalıştığını iddia eden Adıgüzel, "tesettürün İslam’a göre şart olduğunu" söyledi. Adıgüzel "Müslüman kadınları dikkatli olmaları konusunda da" uyardı. 
*** 
Dertleri gericiliği yaymak 
Gerici, dini eğitimin çocuklara aşılanmasının aracı olarak uygulanan "değerler eğtimi" yaygınlaşıyor. Boğaziçi Üniversitesi’nde çalışanların 1-6 yaş arasındaki çocuklarının eğitim aldığı Okul Öncesi Eğitim Birimi’nin ders programına, "değerler eğitimi”nin eklenmesine tepkiler sürüyor. Eğitim Sen İstanbul Üniversiteler Şube Başkanı Beyzade Sayın, “MEB’in gerici ve dinci vakıflarla yaptığı protokollerden ayrı düşünülemeyecek bir ‘değerler eğitimi’ getiriliyor. Gerici, ırkçı, cinsiyetçi bir eğitim modelini hayata geçirmeyi düşünüyorlar. Bilimsel ve laik bir eğitim için mücadele etmeye devam edeceğiz” diye konuştu. Boğaziçi Üniversitesi Okul Öncesi Eğitimi Bölümü Öğretim Üyesi Doç. Dr. Mine Göl Güven de yapılanların kabul edilemeyeceğini söyledi.