İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun tutuklanmasıyla CHP'nin tüm Türkiye'de yürüttüğü "Millet İradesine Sahip Çıkıyor mitinglerinin yeni adresi Sivas oldu. Sivas Cumhuriyet Meydan'ında toplanan on binlerce yurttaş, CHP'li belediyelere yönelik yürütülen operasyonlara tepki gösterdi.
18.12 - CHP LİDERİ ÖZGÜR ÖZEL KONUŞTU
CHP Genel Başkanı Özgür Özel, meydanı hınca hınç dolduran kalabalığa hitap ettiği konuşmasına başladı.
Özel'in açıklamasından öne çıkan başlıklar şöyle:
"Sivas'a hemen her yıl bir kez, iki kez geliyoruz. Sivas'ta mitinglere geliyoruz. Bu meydanda tüm siyasi partilerin yaptıkları mitingleri biliyoruz ve Sivas'ta bir ölçü var, bir sınır var. Oradaki çeşmeyi görüyoruz. Eğer çeşmeye kadar varırsa meydandaki kalabalık, o parti geliyor demektir. Bugün Sivas'ta çeşmeyi ikiye katladınız. Tarih yazıyorsunuz.
"SİVAS'I ÇANTADA KEKLİK BİLDİLER"
Cumhuriyet, Sivas'a büyük yatırımlar yaptı. Sivas, gelişmişlikte Türkiye'de sekizinci sıradaydı. Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinden beri Sivas'tan oy aldı, destek aldı ama maalesef seçimde yüzünü döndüğü Sivas'a seçimden sonra hep sırtını döndü. Sivas'ı çantada keklik bildiler. Sivas'tan kepçeyle aldılar, çay kaşığıyla verdiler ve en nihayetinde sekizinci sıradaki Sivas'ı 45. sıraya kadar gerilettiler.
"YURT DIŞINDA YA DA BAŞKA İLLERDE 7 MİLYON SİVASLI YAŞIYOR"
Bugün bu güzel kent, 23 yıl önce Adalet ve Kalkınma Partisi geldiğinde 755 bin olan nüfusu 118 bin kayıpla 637 bine düştü. Türkiye 60 milyondan 85 milyona giderken, Türkiye 25 milyon kalabalıklaşırken Sivas'ın 1 milyonu geçmesi beklenirken, büyükşehir olması gerekirken maalesef Sivas'ı 600 binlere doğru gerilettiler. Yurt dışında ya da başka illerde 7 milyon Sivaslı yaşıyor. Hepsi göz bebekleri memleketlerini özlüyor, sıla hasreti çekiyor, imkan olduğunda koşup geliyor. Ancak işsizlik yüzünden, geçim sıkıntıları yüzünden, yatırım eksikliği yüzünden AK Parti'nin oy alırken yüzünü dönüp sonrasında sırtını döndüğü bu kenti küçültüyorlar, geriletiyorlar.
"CEP TELEFONLARININ ÇEKMEDİĞİ ÇEKMEDİĞİ KÖYLER VAR HALA DAHA SİVAS'TA"
Çevre illerde altıncı bölge teşviki varken Sivas'ta yok. Hastaneler yetersiz. Millet Ankara'ya, Kayseri'ye tedavi olmaya gidiyor. Hızlı treni yıllarca söz verip yapmadılar. Nihayet bitti. 1 saat 50 dakika dedikleri yolu 3 buçuk saatte gidiyor tren. 15 senede bitirebildikleri treni şimdi de olması gerektiği gibi işletemiyorlar. Gelinbelli Tüneli 12 yıldır bekliyor, Kızıldağ Geçidi 11 yıldır bekliyor. Bugün kendim bizzat gördüm. Bir taraftan Divriği'ye gittim, bir taraftan diğer yoldan döndüm. Yüzlerce köyün arasından geçtik. Cep telefonlarının çekmediği, internetin çalışmadığı köyler var hala daha Sivas'ta.
"RECEP TAYYİP ERDOĞAN FAKİRİ SEVMİYOR, ZENGİNİ SEVİYOR"
İnşallah hep beraber partimizi iktidara taşıdığımızda Sivas'ın çiftçisinin de, hayvancılıkla uğraşanın da, sanayicisinin de, emeklisinin de, asgari ücretlisinin de, öğrencisinin de, esnafının da yüzünü güldüreceğiz. Cumhuriyet Halk Partisi, bu iktidar gibi Sivas'ı ve Türkiye'yi perişan edenler gibi, onlara sırtını dönen değil, onları duyan, dinleyen, anlayan ve çözüm üreten bir iktidarın sahibi olacak. Milletin iktidarının, halkın iktidarının sahibi olacak. Çünkü buradaki sorun, ülkede siyaset öncelik belirlemek için yapılır. Birilerinin önceliği başkaları, bizim önceliğimiz başkaları. Bu meydana sorayım, Recep Tayyip Erdoğan sizi seviyor mu? Sevmiyor. Niye sevmiyor? Çünkü siz fakirsiniz kardeşim. Fakir. Recep Tayyip Erdoğan fakiri sevmiyor, zengini seviyor.
"AND OLSUN Kİ AK PARTİ'NİN İKTİDARI BİTİYOR. GİDİYORSUNUZ"
Artık memurlar fakirdir, asgari ücretliler fakirdir. 86 bin liranın altında maaş alan herkes fakirdir. Bizi bu hale bu iktidar getirdi ama o zengin firmaların vergi borçlarını bir gecede siler, yandaşlarına teşvikleri bir gecede imzalar verir.
Onun yanında beşli çeteler, onun yanında kırk haramiler var. Buradan, Sivas Meydanı'ndan Recep Tayyip Erdoğan'a sesleniyorum. Bu meydan, Sivas kararını vermiş. Kimin gideceği de belli, kimin geleceği de belli. And olsun ki AK Parti'nin iktidarı bitiyor. Gidiyorsunuz. Vatan evlatlarının dönemi kapanıyor, vatan evlatlarının dönemi başlıyor.
"İLK SEÇİMDE İKTİDARI DEĞİŞTİRME UMUDUNA, İMAMOĞLU'NA DARBE VAR"
Niye bu haldeyiz? Çünkü ne mahkemede adalet var ne gelir adaleti var. Ne sosyal adalet var. Sadece ve sadece varsa yoksa Türkiye'nin gelecekte, ilk seçimde iktidarı değiştirme umuduna darbe var. Türkiye'nin gelecekteki iktidarına darbe var. Türkiye'nin gelecek Cumhurbaşkanına, milletimiz takdir ederse Ekrem İmamoğlu'na darbe var. Bunun dışında bu iktidarın meşgul olduğu hiçbir şey yok. Tam 156 gün geçti. İddianame olmadan arkadaşlarımız hapiste. Suç belli değil. Yargılama yok, yargısız infaz var. Delil yok, ispat yok, iftira var, tehdit var.
"CESARETİ OLAN, YAZABİLİYORSA İDDİANAMEYİ YAZSIN. MAHKEMEYİ TRT'DEN YAYINLAYIN"
Ve bundan 156 gün önce Tayyip Erdoğan demişti ki, 'Göreceksiniz, bir ay içinde insan içine çıkamayacaklar, birbirlerinin gözünün içine bakamayacaklar'. Bu sözden 30 gün sonra değil, 156 gün sonra Sivas'tayım. Ve Sivaslıların gözünün içine bakıyorum. Bütün Türkiye'nin gözünün içine bakıyorum ve diyorum ki Ekrem İmamoğlu masumdur. Arkadaşlarımız masumdur. Atılanlar iftiradır. Cesareti olan, yazabiliyorsa iddianameyi yazsın. Mahkemeyi TRT'den yayınlayın. Hodri meydan.
"İNAN GÜNEYİ AZİZ İHSAN AKTAŞ DENEN İFTİRACININ İFTİRALARIYLA ONU BEYOĞLU'NDAN KOPARDILAR"
Bugün Beyoğlu Belediyesi'nde başkan vekili seçimi vardı. Çünkü Sivas'ın evladı, dedesi Beyoğlu Belediyesi'nde süpürge işçisi, babası Beyoğlu Belediyesi'nde şoför, kendisi Beyoğlu Belediyesi'nin garajında büyümüş, sizin evladınız, bizim evladımız, partinin gençlik kollarından gelen, Beyoğlu İlçe Başkanlığı yapmış, Beyoğlu Belediye Başkanımız İnan kardeşimiz, İnan evladımızı aldılar.
Maalesef İnan'ı, Beyoğlu'ndaki yaptığı bir icraatla değil, yıllar önce Beşiktaş Belediyesi'nin bir iştirakinde yönetim kurulunda diye, Aziz İhsan Aktaş denen iftiracının iftiralarıyla onu Beyoğlu'ndan kopardılar. Amaçları 16'ya 14, Beyoğlu Belediyesi'nde bir belediye meclis üyemizi kandırıp Beyoğlu'nu, sandıkla alamadıkları Beyoğlu'nu oyunla, hileyle, rüşvetle almaya kalktılar. Bunun için bugün Özgür Çelik, Nuri Aslan oradaydılar. Biraz önce seçim sonuçlandı. Hilebazlar avcunu yaladılar. Avcunu yaladılar.
Aydın'ı hileyle, desiseyle, şantajla alanlar, alamadıkları yere, milletin vermediği belediyeye hileyle çökmeye çalışanlar, bugün Beyoğlu Belediyesi'ndeki her birisi canımızın içi, aslan gibi dürüst, namuslu belediye meclis üyelerimizin iradesine çarptılar. Beyoğlu da bizimdir, İstanbul da bizimdir. Buradan hem Avcılar Belediye Başkanımız, çok değerli kardeşim Utku Cener Çaykara'ya hem de Beyoğlu Belediye Başkanımız İnan Güney'e, Sivas Meydanı'ndan güçlü bir dayanışma alkışı alalım.
"DEMEK Kİ BUGÜNE KADAR İSRAİL'E SİLAH, MÜHİMMAT GİDİYORDU"
Gazze'de katliam var ve maalesef bu katliamlara sessiz kalan, İsrail'le ticareti sürdüren, tüm uyarılara rağmen bunu yapmayan, bazen bunu yasaklayacak anlaşmaya imza atmayan, yakalanınca yalan atan, suç üstü yakalanan bir iktidar var.
Gazze'yi boşaltacağız diyorlar, tık yok. Oraya otel yapacağız, kumarhane yapacağız, tık yok. Filistinlileri başka ülkelere süreceğiz, tık yok. Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, varsa yoksa TikTok, TikTok çekiyor.
Diğer taraftan Erdoğan, Trump'a ağzını açmıyor. Daha dün, dün deniz ticaretiyle uğraşan firmalara sözlü konuşuyorlar. Yazı yazmaya korkuyorlar, İsrail'in eline geçer, Amerika'nın eline geçer diye. Daha yeni, söyledikleri şu, İsrail'e giden gemilerde patlayıcı olmayacak, silah, mühimmat gitmeyecek. Demek ki bugüne kadar gidiyordu ya da silah, mühimmat yoksa halen daha gidecek. Halen daha İsrail'le ticareti kesemeyen, İsrail'e sesini yükseltemeyen bir iktidar var.
Biz, bugün Divriği'den tüm Türkiye'ye duyurduk. Biz Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni önümüzdeki hafta Filistin'e sahip çıkmak için, İsrail'e hesap sormak için nasıl mücadele edileceğini kararlaştırmak için Türkiye Büyük Millet Meclisi'ni olağanüstü toplantıya çağırıyoruz."
İMAMOĞLU'NUN MESAJI OKUNDU
CHP Sivas İl Başkanı Abdulvahap Gazi Doğan, İBB Başkanı ve Cumhurbaşkanı adayı Ekrem İmamoğlu'nun mesajını okudu.
İmamoğlu, mesajında şu ifadeleri kullandı:
"Sevgili Sivaslılar, hanımefendiler, beyefendiler, sevgili çocuklar, gençler, merhaba.
Milli mücadelenin ve Cumhuriyet'in öncü şehri, aşıkların, ozanların ve yiğitler diyarı Sivas'a selam olsun. Sizleri sevgiyle, saygıyla selamlıyorum. Her biriniz hasretle kucaklıyorum.
Sivas, bu büyük milletin her hür ve bağımsız yaşama kararlılığını tüm Türkiye'ye ilan ettiği şehirdir. Bundan böyle bu topraklarda yalnızca millet iradenin hakim olacağı buradan ilan edildi. Milli iradeye dayanmayan herhangi bir hükümetin keyfi kararlarına milletçe baş eğmeyeceği buradan ilan edildi. Gazi Mustafa Kemal Atatürk ve onunla aynı yolda yürüyen, Eylül 1919'da Sivas'ta ortaya koyduğu ilkeler bugün de geçerlidir, bugün de değerlidir. Biz de bugün tıpkı Sivas Kongresi delegeleri gibi diyoruz ki, millet iradeye dayanmayan her bir hükümetin keyfi kararlarına milletçe baş eğmedik, baş eğmeyeceğiz.
Seçim sandığından çıkan millet iradesini keyfi kararlarla geçersiz kılmaya, değiştirmeye yönelik her girişim, kimden ve nasıl gelirse gelsin darbeciliktir. Milyonlarca vatandaşımızın oyuyla iş başına gelmiş belediye başkanlarını, siyasetin emrine girmiş bir avuç yargı mensubu aracılığıyla tutuklamak darbecilikten kendisidir. Kendisine dört defa yenmiş ve beşinci kere yenmek üzere milyonların oyuyla aday gösterilmiş olan rakibinin 30 yıllık diplomasını hukuk dışı yollarla iptal ettirmek darbeciliğin ta kendisidir.
Cumhurbaşkanı Erdoğan, belediye başkanı iken bugün bana yönetilen suçlamaların aynınlarıyla yargılandı ama bir gün bile tutuklanmadı. Çünkü hukukun ve demokrasinin gereği buydu. Kendisine gelince hukuk ve demokrasiye sığınmak, rakibi için ise hukuk ve demokrasiyi askıya almak darbeciliğin ta kendisidir. İktidar, serbest ve adil seçimlerle izin vermeye niyetli olmadığını, millet iradeye hiçe sayarak kendini millete zorla dayatma hevesinde olduğunu açıkça ortaya koymuştur. Milletimiz bize karşı nasıl bir yargı kumpası kurulduğunu gördükçe, darbeciliğe karşı meydan meydan direndikçe, iktidar da darbeci siyaset yöntemlerinden medet umar hale geldi. Yargı kumpasına, tehdide, şantaja, rehin almaya dayalı darbeci siyaseti bize esir alabileceklerini sanıyorlar. Biz değil, ancak şeref ve haysiyetini, vatan ve milletin sevgisini yitirmiş zavallıların esir alabilirler. Sadece öylelerini kendi hakları haline getirebilirler.
Biz tutuklu belediye başkanları ve yöneticileri, gücümüzü, cesaretimizi halkımızdan, milletimizden alıyoruz. Biz, sandıkta yenemediniz, yenemeyeceksiniz. Bizi darbe yönetimleriyle esir alamadınız, alamayacaksınız. Beyoğlu Belediye Başkanımız, Sivas'ın has yiğit evladı İnan Güney'i de esir alamayacaksınız. Hepimiz alnımız ak, başımız dik çıktığımız o zindanlardan ve millet bu yaptıklarımızın cezasını size sandıkta ödetecek. Millet büyüktür. Kendini dev aynasında görenleri, siyaseti mertçe yapmayanları, hukuk tanımayanları kulağından tuttuğu gibi sandığa gömer. Yine öyle olacak.
Bir avuç insanın iktidarına karşı, milletin iktidarını kuracağız. Bu cennet vatanda geçim derdi çekmeden, gelecekten endişe etmeden hep birlikte kardeşçe yaşayacağız. Yalnızca birileri için değil, herkes için, her yerde adalet ve hürriyet sağlayacağız. Hiçbir güç bizi yolumuzdan döndürmedi, döndüremeyecek. Tıpkı sizler gibi benim de inancım, cesaretim, umudum sonsuz. Bir avuç insan kaybedecek. Kim kazanacak? Millet kazanacak."
11372,33%0,52
41,00% 0,16
48,16% 1,14
4446,76% 1,19
7119,18% 0,73