Tank palet fabrikasıyla ilgili iktidarı eleştiren ana muhalefet lideri, fabrikanın Katar'a 'peşkeş' çekildiğini belirterek, bunu Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne 'bir ihanet' olarak gördüklerini söyledi.
Katar Ordusu'na Türk Silahlı Kuvvetleri'nin (TSK) 20 milyar dolarlık en büyük fabrikasının sıfır bedelle verildiğini söyleyen Kılıçdaroğlu, 'Arkasında isterse kim olursa olsun. Hangi güç olursa olsun. Siyaseten ve başka amaçlarla kimi arkalarına alırlarsa alsınlar, tank palet fabrikasının Katar Orudusu'na peşkeş çekilmesi Türkiye Cumhuriyeti Devleti'ne de ordusuna da açıkça söylüyorum bir ihanettir. Bu kadar açık, bu kadar net söylüyorum. Bir lira almadılar. Bir dolar almadılar. Bunu gündeme getirmemizden rahatsız oluyorlar' ifadelerini kullandı.
'NE ZAMANDAN BERİ TÜRKİYE KATAR'IN BESLEMESİ OLDU?'
Dün bir haber kanalındaki televizyon programında AKP'li eski bir milletvekilinin Katar hakkında demeçlerini de eleştiren Kılıçdaroğlu, 'Milletvekili Katar için, ekonomik olarak Türkiye'yi neredeyse en kritik dönmelerde besliyor para aktarıyorlar' diyor. Yav ne zamandan beri TC Devleti Katar'ın beslemesi oldu? Buna itiraz eden var mı? Bunu sorgulayan var mı? Bunu konuşan var mı? Yanlıştır diyen var mı? 'TC Devleti Katar'ın beslemesi olamaz' deyip 'bunu düzelt' diyen var mı? RTÜK var mı? Yok, yok. Neden? Kanal yandaş kanal, söyleyen de AK Partili de onun için. Bundan daha ağır bir cümle olabilir mi? Katar Türkiye'yi besleyebilir mi? Biz aç mıyız yav? Biz, el avuç açan bir devlet miyiz? Biz Katar'ın beslemesi miyiz? Tank palet fabrikasını bedava verdi. Neden? Besleme olduğun için mi? Bunların tartışılması lazım.' diyerek ortak basın toplantısını noktaladı.
Kılıçdaroğlu, 'Sözünü ettikleri hukuk reformu bu galiba. Yasaları beğenmedikleri medya organları üzerinde acımasızca uygulamak, söylemek istedikleri hukuk reformu bu galiba. Türkiye'yi biraz daha geriye götürmek' diye konuştu.
Açıklamalardan satır başları:
RTÜK'ÜN HABERTÜRK'E VERDİĞİ CEZA
Kılıçdaroğlu: Medyanın özgür olması lazım. Yandaş medya diye bir kavramın olmaması lazım. Ahlaki olarak da demokratik olarak da bu tür kavramlardan Türkiye'nin kurtulması lazım. Sözünü ettikleri hukuk reformu bu galiba. Yasaları, beğenmedikleri medya organları üzerinde acımasızca uygulamak, söylemek istedikleri hukuk reformu bu galiba. Türkiye'yi biraz daha geriye götürmek... Ne yaparlarsa yapsınlar Türkiye'ye demokrasiyi, hukuku getirmeye kararlıyız dostlarımızla beraber.
TANK PALET FABRİKASI
Kılıçdaroğlu: Katar ordusuna TSK'nın en önemli fabrikasının sıfır bedelle verilmesini asla kabul edemeyiz. Arkasında kim olursa olsun, kimi arkalarına alırlarsa alsınlar, Tank Palet Fabrikasının Katar ordusuna peşkeş çekilmesi Türkiye Cumhuriyeti devletine ve ordusuna ihanettir. 1 dolar almadılar... Bunu gündeme getirmemizden rahatsız oluyorlar.
Kılıçdaroğlu: Sorun yok diyor... Ne sorunu yok? Erdoğan'ın sorundan haberi yok. Emin olun Erdoğan'ın ve arkadaşlarının sorundan haberi yok. Gemimizde arama yapılmadan önce 5 saat Türkiye Cumhuriyeti'nden haber alınamıyor. Her şey 1 kişiye bağlanmış, ona ulaşabilirsen karar alabiliyorsun.
'TÜRKİYE DÖRT NALA FELAKETE SÜRÜKLENİYOR'
Gültekin Uysal: Bir tarafta 200 milyon dolara Borsa'nın yüzde 10'u satılırken bu ülke 750 milyon dolarını bir lunaparkta kaybetti. Sayın Cumhurbaşkanı MB'nin döviz rezervinin eksi 46 milyar dolara geldiğini Naci Ağbal'ın sunumuyla öğreniyorsa bu ülkede bir felaket vardır. Dört nala felakete doğru sürüklenen bir Türkiye var.
Kılıçdaroğlu: Dün bir TV programında iktidar partisine destek veren bir kişi şu açıklamayı yapıyor: 'Ekonomik olarak Türkiye'yi neredeyse en kritik dönemlerde besliyorlar, para aktarıyorlar.' Katar en kritik dönemlerde Türkiye'yi besliyor. Ne zamandan beri Türkiye Katar'ın beslemesi oldu? RTÜK var mı? Yok. Neden kanal yandaş kanal da onun için. Bundan daha ağır bir cümle olabilir mi? Biz aç mıyız, biz el avuç açan bir devlet miyiz?