Tarih: 11.11.2020 16:14

BAHÇELİ: NE BİDEN NE TRUMP SEVDALISIYIZ:

Facebook Twitter Linked-in

MHP Genel Başkanı Devlet Bahçeli, ABD Başkanı seçilen Joe Biden’ı kutladığı için CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu’nu eleştirdi: “Sayın Kılıçdaroğlu nereye yetişeceksin? Biden’in ağzına sürdüğü bir tutam balın lezzetini almış olmalı ki, Kılıçdaroğlu yeni efendisiyle sosyal medyayla temas kurma gereği hissetmiştir. Kılıçdaroğlu, kimliğini kaybetmiş bir siyasetçidir.” 

Bahçeli, MHP grup konuşmasının büyük çoğunluğunu ABD seçimlerine ayırdı. Bahçeli’nin konuşmasından satır başları şöyle:

NE ABDÜLHAMİT HAN’A NE ATATÜRK’E SIRT DÖNERİZ: Mustafa Kemal Atatürk Türkiye Cumhuriyeti’dir, büyük Türk milletidir, Türk milliyetçiliğinin muazzez yüzü, muteber yüreğidir. Özellikle son zamanlarda dinimize yönelik Avrupa merkezli saldırıların Peygamberimizin şahsiyeti üzerinden yapılmaya çalışılması da tedavüldeki sinsi oyunun bir diğer boyutu, Batı’ya tutunmuş bir başka ayağıdır. Kararlılıkla diyorum ki ne Abdülhamid Han’a sırt döneriz, ne Atatürk’e yüz çeviririz. Ne inançlarımızdan taviz veririz ne İstiklal Savaşımızın zafer tacı olan Cumhuriyet’imizden vazgeçeriz.

NE BİDEN NE TRUMP SEVDALISIYIZ: Amerika Birleşik Devletleri Başkanlık Seçimi 3 Kasım 2020 tarihinde yapılmış, her ne kadar Trump itirazlarını seslendirse de Demokrat Parti adayı Joe Biden 46’ıncı başkan olarak seçilmiştir. Bu durum işleyen demokratik çarkın bu ülkedeki doğal bir sonucudur. Kimin başkan olup olmadığı öncelikle ABD’lilerin kendi iç meselesidir. Bizim baktığımız yer Türkiye’dir.  Bizim için önemli olan ABD’nin uygulayacağı politikaların muhtevası, bunun da ülkemize, bölgemize ve uluslararası ilişkilere yansıma düzeyleridir.  Kaldı ki, biz ne Biden şakşakçıyız, ne Trump sevdalısıyız, ne filin hortumundan tutuyoruz ne de eşeğe binmek için sıra bekliyoruz, hamdolsun Türk oğlu Türk olarak cihanı kavrıyoruz.

ABD İLE MÜTTEFİKSEK GEREĞİ YAPILMALIDIR: Yine de temkinli, tedbirli, tedarikli ve kuşkulu bir bekleyişin içinde olduğumuzu herkesin bilmesinde yarar vardır. Çünkü Biden’in geçmişteki sözleri, temasları, çelişkileri, gelgitleri, mesafeli tutumu, Türkiye’ye şaşı ve soğuk bakışı iyimserliğimizin önüne set çekmekte, baraj oluşturmaktadır. Bizim ABD’den beklentimiz Türkiye’yi küçük görmemesi, küçümseme yanlışına düşmemesidir. Şayet dost isek buna göre davranmalıdır, şayet müttefik isek bunun gereği yapılmalıdır, yok adı konulmamış, ilanı yapılmamış düşman kamplara ayrılmışsak, bunu da bilmemiz hakkımızdır.

BUNLARIN KILAVUZLUĞU KARGANINKİ İLE AYNI: Bizim anlayamadığımız, ABD’deki Başkanlık Seçimi kampanyasına Türkiye’den fiilen ve gıyaben katılıp, adaylar arasında mekik dokuyan ateşli taraftarların varlığıdır. Meğer ne çok Biden şarlatanı, ne çok Trump soytarısı varmış da haberimiz olmamış. Günlerce medya her meselede olduğu gibi kasıla kasıla ABD Başkanlık Seçimini yorumlayan yandan çarklı sözde uzman yorumcuların fanatik görüşlerini seslendirmiştir. Bir baltaya sap olamamış ne kadar ucube varsa siyaset allamesi kesilmiş, zannederseniz Biden veya Trump’ın akıl hocalığını yapmışlardır. Bizim değerlendirmemize göre, bunların kılavuzluğu karganın kılavuzluğuyla tıpatıp aynıdır.

MUHALEFET KRİZİ VARDIR: Bizim tuhafımıza giden bir başka husus ise CHP Genel Başkanı’nın Biden’i kutlamasındaki çabukluğu, hızı, telaşı ve acelesidir. HDP’ye bakınız, o da hemen kutlamıştır. Bir türlü köşesine çekilmeyen, farklı zamanlarda sivri açıklamalarla kendisini hatırlatan bir siyaset eskisi de Türk dış politikasının ABD’yle uyumlu olmasına vurgu yaparak Biden’i şans olarak gördüğünü söylemiştir. Ruhu kiralanmış olanlar ortadadır. İradesini devretmiş çarpık yüzler adeta podyuma çıkıp ABD’ye beni unutmayın mesajı iletmişlerdir. Tek kelimeyle kepazelik olarak nitelendireceğimiz bu resmin neresinde millet sevdalısı, neresinde vatan ve bayrak aşığı bir yüz vardır? Bilhassa merak ediyorum, Sayın Kılıçdaroğlu nereye yetişeceksin? Gizlenemez bu memnuniyetin esbab-ı mucibesi nedir? Henüz seçim sonuçları kesinleşmeden, resmi açıklama yapılmadan, başkanlık makamı yeni sahibini bulmadan bir muhalefet partisi liderinin kutlama mesajı neyin nesi, kimin sesidir? CHP’yi, ABD’nin sevdalısı yapan ilişkiler ağını neye yoralım? Biden’in ağzına sürdüğü bir tutam balın lezzetini almış olmalı ki, Kılıçdaroğlu yeni efendisiyle sosyal medyayla temas kurma gereği hissetmiştir.

DEVLET KRİZİ DEĞİL CHP KRİZİ: Kılıçdaroğlu meşruiyetini yabancı başkentlerde arayan, alın beni kullanın mesajı veren kökünden kopmuş, kimliğini kaybetmiş bir siyasetçidir. Kılıçdaroğlu yönetimindeki CHP, milletimizden umudu kesmiş, tehlikeli sularda kulaç atmaya başlamıştır. Sokak telkinlerinin son zamanlarda ziyadesiyle gündemde olması bunun bir göstergesidir. Bugün Türkiye’de devlet krizi değil, muhalefet krizi, siyasi ahlak krizi, son tahlilde CHP krizi vardır, her geçen gün de kökleşmektedir.




Orjinal Habere Git
— HABER SONU —