AKŞENER, AMASYALILARLA BİR ARAYA GELDİ

AKŞENER, AMASYALILARLA BİR ARAYA GELDİ

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Amasyalılara; “Senin çocuğun açken, birilerinin çoluk çocuğu bedavadan, devletin en iyi yerlerinde haksızca, kayrılarak makam sahibi oluyorsa bu bir harami düzendir. Beraberce bu harami düzeni yıka

İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Amasya kent merkezinde, esnafın sorunlarını dinledi. SMA hastası bir bebek annesi, Akşener’e gözyaşlarıyla şunları söyledi:6-7 aydır mücadele veriyoruz. Yurt dışındaki tedavi artık gelsin istiyoruz. Sadece kendi çocuğum için değil, tüm SMA’lı bebeklerin sesini duysunlar artık. Buradan Sağlık Bakanı Fahrettin Koca’ya da yalvarıyorum. Bilim Kurulu’ndan hiçbir şekilde bizim için güzel bir sonuç çıkmadı. Bizim çocuklarımız ölsün mü? Niye bu çocuklara sahip çıkmıyorlar? Benim tek çocuğum. Belki yüzlerce çocuk var böyle. Bu konu Meclis’e taşınsın artık. Herkese sahip çıkıyorlar, bizim çocuklarımıza da sahip çıksınlar artık. İstiyorum ki hepsi kurtulsun. Çocuğumu yaşatmaya çalışıyorum.

Bebeğin babası ise, yurtdışında tedavi için kampanya başlattıklarını ve 5 milyon toplandığını söyleyerek, “Toplam 29 milyonun toplamamız gerekiyor. Çünkü dolar çok yükseldi” dedi. Akşener, “Ben elimden geleni yapacağım” dedi, kampanyayı duyuracağı sözünü verdi.

'SATANIN DA SATMAYANIN DA ZARAR ETTİĞİ BİR DÖNEM'

Bir esnaf ise “Satanın da satmayanın da zarar ettiği bir dönem. Öyle bir ekonomik düzen var ki sattığına sevinemiyor insan. Ticaret döndürülemez durumda. İşin en kötüsü de şimdiki malı yerine koyamıyoruz. O sıkıntımız var” diye konuştu.Akşener, esnaf ziyareti sonrasında toplanan kalabalığa seslendi. Akşener, şunları söyledi:Öncelikle bugün, hem de bir tatil gününde, buradasınız. Kadınlarımızla, gençlerimizle, yaş almışlarımızla, çiftçilerimizle, esnaflarımızla, ev kadınlarımızla buradasınız. Ben tam 24. aydayım. Dükkân dükkan esnaf geziyorum. İl il, ilçe ilçe esnaf geziyorum. Ne için? Esnaf bu ülkenin ekonomisinin bel kemiğidir. Çiftçi, sanayici üretir esnaf satar. Dükkânlarda, işsiz gençle, tencere kaynatmakta zorlanan ev kadınıyla, torununa çikolata alamayan emekliyle, atanamayan öğretmenle karşılaştım, karşılaşırsınız. O esnaf dükkânlarının içinde toplumumuzun her kesimi ile karşılaşırsınız. Sonra, o esnaf dükkânının içinde gerçek dertleri, o insanların ağzından dinlersiniz.

Uzun bir zamandır, milletimiz, seçmenimiz; siyasetçinin veli nimeti olmaktan çıktı. İstedim ki el ele verelim. Sizi kandırıp, komşularınızla kavga ettiren siyaset dilini ortadan kaldıralım. Gerçek dertlerin, çözümlerinin konuşulduğu ve seçmenin veli nimet olduğunu, tüm siyasetçilere el ele verip, anlatalım.24 ay sonra, herkes sizleri görmeye başladı. Siz kendinizin kıymetini bilirseniz, gücünüzün farkında olursanız, siyasetçi o dükkanların içine girmek mecburiyetinde kalırmış. O 5 maaşlı, 11 maaşlı danışmanlar sefa sürerken, son dakikada seçime gidildiğinde, komşunun şucu olduğunu, senin de bucu olduğunu söylemeye başlıyorlar. 24 ay içinde gördük ki; el ele verirsek, birbirimize güvenirsek, seçmen olarak veli nimet olmak konusunda oldukça önemli mesafe kaydettik. Bundan sonra her bir siyasetçinin şuraya gelmesi mecburmuş. İlk başlangıçta, insanlar korkuyordu, haklı olarak. Daha nasılsınız demeden, derdini anlatır oldu. El birliği ile korku duvarlarını yıktık.

'NE OLMAMIZI İSTİYORSANIZ, ONU OLACAĞIZ'

Akşener, “Başbakan Meral” sloganlarına; “Ben sizin emrinizdeyim. Ne olmamızı istiyorsanız, onu olacağız” karşılığını verdi. Akşener, sözlerini şöyle sürdürdü:

Ben kendimi adadım ki seçmen siyasetçinin velinimeti olacak. Buraya herkes gelip, karşınızda ‘hazır ol’da duracak. Elbette sizlerin helal oylarınızı alıp, iktidar olmak istiyoruz. Elbette bu harami düzeni sizin oylarınızla yıkmak istiyoruz. Senin çocuğun açken, senin gencin geceleri oturup, gündüz babasından haçlık almasın diye uyurken, sen rızkından kesip çocuğuna harçlık vermeye gayret ederken birilerinin çoluk çocuğu bedavadan, devletin en iyi yerlerinde haksızca, kayrılarak eğer makam sahibi oluyorsa bu bir harami düzendir. Beraberce bu harami düzeni yıkacağız. Sandıkta yıkacağız. Oylarımızla yıkacağız.