Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bağlı MASAK, AKP iktidarının getireceği kurumlarınca hazırlanacak rapor olmaksızın savcılara mülkiyete el koyma düzenlemesinin geleceğini doğruladı. İlk defa bir devlet kurumunun daha TBMM'de bile görüşülmemiş taslak halindeki fikirleri savunduğu görüldü. İktidar medyasından Yeni Şafak ve AKP'li Tayyar taslak düzenlemeyi açık açık hedef almıştı.
AKP iktidarı medyası denilince akla gelen ilk basın kuruluşlardan Yeni Şafak, dün (24 Ekim) şaşırtan bir manşetle ortaya çıktı.
Yeni Şafak, "Mülkiyet hakkında tehdit eden yetki: Savcılara 'Önce el koy sonra bakarız' yetkisi" manşetini attı.
Yeni Şafak'ın bu haberine Hazine ve Maliye Bakanlığı'na bağlı MASAK'tan yanıt geldi. Gazete, faiz politikası nedeniyle de sık sık bakanlığın başındaki Mehmet Şimşek'i hedef alması ile de biliniyor.
MASAK, kendi kurumlarınca hazırlanan rapor olmadan böyle bir yetki düzenlemesi geleceğini doğruladı.
İlk defa bir kurumun, daha Meclis'te tartışılmamış bir yasa tasarısını savunması ve doğrulaması hatta düzenlemenin kesinlikle geçeceğini işaret etmesi dikkat çekti.
Bakanlığın resmi X hesabından MASAK'ın şu açıklaması paylaşıldı:
"Son günlerde yazılı ve görsel basında Cumhuriyet savcılarına, rapor aranmaksızın el koyma yetkisi verileceği yönündeki iddialar üzerine aşağıdaki açıklamanın yapılması zarureti hâsıl olmuştur.
Bu konuda Adalet Bakanlığı tarafından, başta Başkanlığımız olmak üzere ilgili kamu idarelerinin görüşleri alınarak hazırlanan tasarıda sadece nitelikli dolandırıcılık, nitelikli hırsızlık ve banka/kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarında, Cumhuriyet savcılarına Başkanlığımızdan veya ilgili diğer kurumlardan rapor alınmaksızın el koyma yetkisi verilmektedir.
Bu şekilde bir düzenleme yapılmasındaki temel amaç, özellikle internet yoluyla işlenen nitelikli dolandırıcılık, nitelikli hırsızlık ve banka/kredi kartlarının kötüye kullanılması suçlarında, suç konusunun, suçtan elde edilen kazancın taşınmasını engellemek amacıyla hızlı bir şekilde müdahale edilmesini temin etmektir. Düzenleme ile, hızlı bir şekilde el konulan varlıkların, en geç bir hafta içerisinde ödenmesini öngörülmektedir. Bunun dışındaki iddialara itibar edilmemesi önem arz etmektedir.
Gerek Başkanlığımız ve gerekse Adalet Bakanlığı tarafından yapılan düzenlemelerde, vatandaşlarımızın mülkiyet hakkına yönelik keyfî muameleye yol açabilecek hiçbir konuya yer verilmemektedir.
Kamuoyuna saygıyla duyurulur."
AKP'nin yeni yargı paketindeki hakim kararı olmadan mal varlıklarına el koyma hakkı getirecek düzenlemeye isyan etti.
İktidarı yücelten gazete, daha önce hiç böyle bir dil kullanmamıştı. Yeni Şafak, gelecek düzenlemenin açıkça hukuk ilkelerini yerle bir ettiğini ve hakimleri de sadece bir formaliteye döndürdüğünü yazdı.
Yeni Şafak Ceza Muhakemesi Kanunu'nun (CMK) 128. maddesinde planlanan değişikliğe ilişkin haberinde, mülkiyet hakkının zedeleneceğini, hukuk güvenliğinin riske atılacağını yazdı.
Yeni Şafak haberinde şu ifadeleri de kullandı:
"Hâkim kararı olmadan, savcılara, kişilerin mal varlığına el koyma yetkisi tanınması gündemde. Evrensel hukuk ilkeleri ve Anayasa adeta hiçe sayılarak tüm mali hakların kısıtlanması sonucuna götürebilecek böyle bir düzenleme, ileride telâfisi mümkün olmayan sonuçlar doğurabilir. Somut delillerle desteklenmeyen veya ilgili kurumlardan teyit alınmamış mal varlığı dondurma işlemlerine kapı açacak düzenleme, hukuk güvenliği ilkesi ve kişinin mal varlığı hakkını ihlalsiz kullanma güvencesini zedeleyecek riskler taşıyor. 2014'te getirilen "MASAK raporu zorunluluğu", esasında şüphelinin lekelenmeme hakkını korumak, masumiyet karinesinin gerektirdiği hassas dengeyi sağlamak içindi. Hüküm kesinleşmeden verilen tedbir, kişiyi fiilen cezalandırma sonucu doğurur."
Eski AKP Milletvekili Şamil Tayyar da Yeni Şafak'a destek çıktı. Tayyar, 'Yanlış yapıyorsunuz' diyerek X hesabından şunları paylaştı:
"Meclis gündemindeki torba kanunda mülkiyet hakkıyla ilgili çok vahim bir düzenleme konusu var. Tüm katalog suçlarda hakim kararı ve MASAK, BDDK gibi ilgili kurumlardan rapor almadan savcılara, kişilerin mal varlıklarına doğrudan el koyma yetkisi veriliyor. Mevcut durum bile sorunluyken, Anayasal güvence altındaki mülkiyet hakkına getirilen hukuki kısıtlamaların bu denli kolaylaştırılması, sistemin can damarına ağır bir müdahaledir. Keyfiyete sebep olur. Kara para ve terörün finansmanıyla mücadele adı altında, mahkeme ve MASAK gibi kurumları devre dışı bırakarak, sadece savcılık kararıyla mal varlığına el koymanın yolu açılırsa, bu yetkinin yarın hangi keyfiyetle uygulanacağını bilemezsiniz. Kanunlar, iyi niyetle uygulanma maksadına değil kötü niyetle uygulanma ihtimaline göre özenle çıkarılır. Bu vahim hatadan mutlaka dönülmelidir. Yanlış yapıyorsunuz."
CHP Grup Başkanvekili Gökhan Günaydın da AKP içerisindeki 'klik' kavgalarını işaret etti.
CHP Grup Başkan Vekili Gökhan Günaydın, "Daha evvel 'terörizmin finansmanı' ve 'mal varlıklarına' yönelik bu tip düzenlemeler yapıldı. İlginç olan Yeni Şafak'ın buradan bir endişe duyması ve buna yönelik bir başlık atması. Bütün bunlar da AKP'de sermaye içi çatışmaların alevlendiği konusundaki tezi daha öne çıkarıyor" değerlendirmesinde bulundu.
Bu durumun sermayenin iç çelişkisi, AKP iç çatışma, AKP-MHP Cumhur İttifakı çatışması olarak not edilmesi gerektiğini vurgulayan Günaydın, "İkinci bir iddia daha var: Kara para aklama konusunda önemli 'şöhrete' sahip Türkiye'nin yeniden gri listeye alınacağı… Bu nedenle operasyonların CIA üzerinden Türkiye'ye yönlendirildiğine ilişkin iddialar var. Dolayısıyla Yeni Şafak'ın korkusunun iki düzlemde olduğu söyleniyor" dedi.